Çalışma Saatlerimiz: Pts - Cts - 09:00 - 18:00, Pazar Günleri Kapalı
0212 231 00 00
Blog

Güzelleşelim Derken

“Güzelleşelim“ derken

Bu yazıda da kozmetik içerik maddelerinden bahsetmeye devam edeceğim.

Tüketici haklarında yasal olarak, kozmetik ürünlerin içerik maddeleri, üzerinde (INCI deklarasyon) yazılmaktadır. Fakat çok az tüketici Latince ya da ingilizce olan bu terimlerin anlamını biliyor. Bu sebepten, en sık kullanılan katkı maddeleri, parfüm maddeleri ve petrol ürünleri, mineral yağları/parafinleri, sizin için bir araya getirdim. Böylece ürünlerinizin içinde olmasını istemediğiniz içerik maddelerini tanıyabilirsiniz.

Bilimsel araştırmalar, parfüm ve kimyasal koruyucu içerik maddelerin, kozmetik ürünlerinde rastlanılan en sık alerji tetikleyicileri olduğunu göstermiştir.

Kozmetik ürünler ile kendimizi zehirliyor muyuz?

Kozmetik kelimesi ilaçlar haricinde vücuda ve cilde uygulanan her türlü ürünü kapsadığını daha önce belirtmiştik. Ruj, allık, oje, saç boyaları, şampuanlar, deodorantlar, güneş kremleri, el krem ve losyonları da kozmetik ürünleri arasında yer aldığını tekrar hatırlatmak istedim. En değerli varlığımız bebeklerimize doğdukları andan itibaren bu belirtilen bazı ürünleri kullanmaya bağlıyoruz ve ileri yağlara kadar değişen ihtiyaçlar doğrultusunda kullanıma devam ediyoruz.

Bu bilgileri baz aldığımızda yapılan bilimsel araştırmalarda orta yaşlarda yer alan erişkin bir insanın günde ortalama 9 kozmetik ürününü kullanmakta olduğu tespit edilmiştir (sabun, şampuan, deodorant, diş macunu en azından). Özellikle kadınların her yıl 2 kg ve üzeri kozmetik ürünlerini çoğunlukla deri yoluyla, bir kısmını da ağız yoluyla vücutlarına aldıkları belirlenmiş.

Sadece bir adet rujda ortalama 28 adet zararlı kimyasal bulunurken, bir adet saç spreyinde tam 23 adet zararlı kimyasal madde yer alabilmektedir. Bütün bunlar bedenimizde çeşitli dönüşümlere uğramaktadır. Buna rağmen bilinçsiz bir toplum olmaya devam ediyoruz ve en önemli varlığımız SAĞLIĞIMIZ söz konusuyken, hiçbir endişe duymadan umarsızca ve hatta güzelleşmek adına bunları sorgulamadan kullanmaya devam ediyoruz.

Kozmetik ürünlerinin ve cilt bakım ürünlerinin zararlı etki mekanizmaları astımdan, kanser hastalığına kadar götürebilir. Bazı kozmetik ve cilt bakım ürününü 1 kez kullanmak herhangi bir hastalık tablosu oluşturmayabilir, ancak kimyasalların gittikçe artış gösteren etkileri zamanla ortaya çıkabilmektedir. Yanlış bir şey kullanmaktansa, hiç kullanmamak daha iyidir demek aslında yanlış değil. Herhangi bir ürün alırken aşağıda belirtilen maddeleri not alıp, bu zararlı katkı maddelerinin olup olmadığını kendiniz kontrol edebilirsiniz. Kimsenin size ürünü anlatmasına gerek kalmadan siz kendi sağlığınız için kendiniz karar verebilirsiniz. Ayrıca daha detaylı kozmetik içerik maddelerini araştırıp, hangisinin ne etkisi olduğunu öğrenmek için www.incipedia.com adresinden elinizde bulunan ürünleri analiz edebilirsiniz.

Bilinmesi gereken ve ürünlerin içerisinde kesinlikle olmaması gereken katkı maddelerinden en başlıca bilmemiz gerekenler hangileridir?

Parfüm: Yüzümüze, vücudumuza, çocuklarımıza kullandığımız nemlendirici ve şampuanlarda hoş bir koku sağlayan parfüm içeriğinin doğal yağlardan elde edilmediği sürece sağlığa zarar verdiği biliniyor. Kozmetik ürünlerinin içine eklenen bu yapay kokular, cilt alerjilerine ve solunum problemlerine, alerjik döküntülere, cilt renginin bozulmasına, cilt kaşıntılarına yol açabilir.

Sadece hassas ciltlilerin değil, tüm cilt tiplerinin uzak durması gereken parfüm içeriği şampuan, vücut losyonu, nemlendirici, kolonya ve saç kreminde karşımıza çıkıyor.

  • Parfüm

  • Fragrance

  • Aroma

Kimyasal Koruyucular: Cildimize katı sağlamak yerine, bir araya getirilen içerik maddelerinin ve en yüksek oran olan suyun mikrobiyal oluşumu önlemek ve ürünün raf ömrünü uzatmak için kullanılırlar. Toksik oldukları bilinmesine rağmen oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Çünkü maliyeti doğal koruyucular ile kıyaslandığında çok ucuzdur. Maalesef pek çok alerjik reaksiyonlara ve cilt rahatsızlıklara neden olurlar.

Ciltte tahrişe sebep olurlar. Kızarma, kaşıntı ve acıma hissi gibi belirtiler olabilir. Ciltte alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Cildin daha erken yaşlanmasına sebebiyet verir. 

  • Benzoic Acid

  • Methyl Paraben, Ethyl Paraben, Butyl Paraben, Propyl Paraben

  • 2-Brom 2-Nitropropane 1,3-Diol

  • Triclosan

  • Imidazolidinyl Urea

  • Diazolidinyl Urea

  • Chlorhexidine

  • Cetrimonium Bromide

  • Methylchloroisothiazolinone

  • Methylisothiazolinone

  • Methyldibromoglutaronitrile

  • Sodium Benzoate

  • Cetylpyridinium Chloride

 Mineral Yağlar: Cildin gözeneklerini tıkar ve cilde plastik görüntüsü veren bir petrol türevidir. Akne ve diğer bozuklukları destekleyen toksinlerin, ölü hücrelerin cilt tarafından atılmasını engeller. Cilt fonksiyonunun ve hücre gelişiminin hızını düşürür. Pek çok üründe kullanılır. Üreticiler Petro Latium kullanırlar çünkü çok ucuzdur.

1920-1943 yıllarında mineral yağların neden olduğu 1441 kanser vakası bildirilmiştir.

  • Mineraloil

  • Petrolatum (Vaseline)

  • Liquidum paraffinum

  • Paraffinum Subliquidum

  • Cera Microcristallina

  • Microcrystalline Wax

  • Ozokerit

  • Ceresin

  • Paraffinwax

  • Paraffinoil

 

Hatice İNANIR

Usta Öğretici

Uzman Estetisyen